Tahkim, bir uyuşmazlıkta tarafların anlaşarak, uyuşmazlığın bağımsız mahkemeler yerine alanında uzman tarafsız özel kişilerce incelendiği ve bu kişilerce karar verilip uyuşmazlığın çözümlenmesine denir. Tahkimde verilen karar aynı bağımsız mahkemelerce verilen kararlar gibi sonuçlar doğurur.
Tahkim kurumsal tahkim ve ad hoc tahkim olarak ikiye ayrılır.
Kurumsal Tahkim: Tarafların anlaşarak önceden belirli kuralları olan bir kurum aracılığında uyuşmazlıklarını çözmesine kurumsal tahkim denilmektedir.
İstanbul Tahkim Merkezi (ISTAC), Federasyon, Ticaret odaları, Türkiye Barolar Birliği tahkimi Türkiye’de kurumsal tahkimde önemli ve yaygın örneklerdir.
Ad hoc Tahkim: Tarafların anlaşarak tahkim yargılamasını kendi inisiyatifleri ve kendi belirledikleri kurallar ile çözümlemesine ad hoc tahkim denilmektedir.
Tahkimin Avantajları Nelerdir?
Anayasa m. 9’a göre yargılama yetkisi kural olarak bağımsız mahkemelerindir. Tahkim istisnai bir uyuşmazlık çözüm yöntemidir ve müvekkillere sunmuş olduğu avantajlar yüzünden sık sık tercih edilmektedir. Tahkimin avantajları şunlardır;
1. Tahkim hızlı bir çözüm yöntemidir.
Tahkim yargılama süresi HMK m. 427 uyarınca düzenlenmiştir ilgili maddeye göre;
“Hakem veya hakemler, taraflar aksini kararlaştırmadıkça, bir yıl içinde hüküm vermek zorundadır.”
Taraflar anlaşmaları halinde veya taraflardan birinin mahkemeye başvurması halinde tahkim sözleşmesinde süre belirtilmiş olsa bile tahkim süresini uzatabilirler.
Bu tahkim süresi birden fazla hakem varsa hakemlerin ilk toplantı yapmış oldukları tarihten eğer tek hakem varsa hakemin seçildiği tarihten itibaren işlemeye başlar.
Adli tatil hükümleri mahkemenin görev ve yetkilerine giren konularda görülen tahkim davalarında uygulanmaz.
2. Tahkim uyuşmazlıkları daha uzman bir şekilde çözümler.
Tahkim yargılamasında taraflar anlaşarak uyuşmazlığı çözümleyecek alanında uzman hakem veya hakemleri seçerler. Bunun sonucunda tahkim uyuşmazlığı daha uzman bir şekilde çözümler
3.Tahkim yargılaması güvenilir bir yoldur.
Tarafların uyuşmazlığa ilişkin tahkim yoluyla almış olduğu karar bir mahkeme ilamı ile benzer hüküm ve sonuçları taşır bunun sonucunda tahkim diğer alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemlerine göre müvekkillere daha güvenilir yöntemler sunar.
4. Tahkimde eşitlik ilkesi hakimdir.
Taraflar arasında eşitlik ilkesi hakimdir. Taraflar tahkimde eşit haklara sahiptir. Bunun sonucunda tarafların süreç dışında tutulmaları ya da süreç dışına itilmeleri mümkün değildir.
5. Tahkim yargılaması gizlidir.
Tahkimde gizlilik ilkesi hakimdir. Taraflar ve hakem veya hakemler aksi kararlaştırılmadıkça kendisine sunulan veya diğer bir şekilde elde ettiği bilgi ve belgeler ile diğer kayıtları gizli tutmakla yükümlüdür
Tahkim Sözleşmesi Nedir?
Tarafların aralarındaki uyuşmazlıkta tahkime başvurabilmeleri için bir tahkim sözleşmesi yapmış olmalıdırlar. Tahkim sözleşmesi ayrı bir sözleşme olarak düzenlenebileceği gibi sözleşmeye bir şart olarak da eklenebilir.
Taraflar tahkim sözleşmesi bir borçlar hukuku sözleşmesi olduğundan taraflar tahkim sözleşmesi yaparken tahkim iradelerini açıkça belirtmelidir.
Tahkim Sözleşmesinin Özellikleri
- Tahkim sözleşmesi yazılı olmalıdır.
- Tahkim sözleşmesi tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebileceği konularda yapılabilir.
- Uyuşmazlık belirli olmalıdır
Taraflar hangi uyuşmazlık için tahkime gitme iradeleri olduğunu açıkça belirtmelidir bundan sonra aramızda çıkacak tüm uyuşmazlıklarda tahkim yoluna başvurulacaktır şeklindeki tahkim şartı geçerli değildir
Hakem Sözleşmesi Nedir?
Bu sözleşme taraflar ve hakem veya hakemler arasında yapılır bu sözleşme bir borçlar hukuku sözleşmesidir ve bir vekalet hizmet sözleşmesi niteliği taşımaktadır.
Hakem sözleşmesi yazılı şekilde yapılmalıdır.
- Hakemler
Tahkim yargılamasında uyuşmazlığı çözen kişiye hakem denir. Hakem tahkim yargılamasının hakimidir.
Hakem taraflar tarafından anlaşılarak seçilir ve bağımsız bir üçüncü kişi olmalıdır.
Taraflar hakem seçiminde anlaşamazsa mahkemeden ya da kurumsal tahkim yoluna başvurulması halinde ilgili kurumdan talep edebilirler.
Tahkim sözleşmesinde üç hakem seçilecekse eşitlik ilkesi gereği bir taraf diğerinden daha fazla hakem tayin edemez seçilen iki hakem üçüncü hakemi seçer. Eğer bir ay içinde seçilemezse taraflardan biri mahkemeye başvurabilir.
Hakemlerin birden fazla olması halinde hakemlerden en az birinin kendi alanında beş yıl ve daha fazla kıdeme sahip bir hukukçu olması gereklidir.
Hakem Kararlarına Karşı İptal Davası
Hakem kararlarına karşı sadece iptal davası açılabilir başka bir başvuru yolu yoktur. İptal sebepleri HMK m. 439’da belirtilmiştir ilgili maddeye göre;
- Tahkim sözleşmesinin taraflarından birinin ehliyetsiz ya da tahkim sözleşmesinin geçersiz olduğu,
- Hakem veya hakem kurulunun seçiminde, sözleşmede belirlenen veya bu Kısımda öngörülen usule uyulmadığı,
- Kararın, tahkim süresi içinde verilmediği,
- Hakem veya hakem kurulunun, hukuka aykırı olarak yetkili veya yetkisiz olduğuna karar verdiği,
- Hakem veya hakem kurulunun, tahkim sözleşmesi dışında kalan bir konuda karar verdiği veya talebin tamamı hakkında karar vermediği ya da yetkisini aştığı,
- Tahkim yargılamasının, usul açısından sözleşmede veya bu yönde bir sözleşme bulunmaması hâlinde, bu Kısımda yer alan hükümlere uygun olarak yürütülmediği ve bu durumun kararın esasına etkili olduğu,
- Tarafların eşitliği ilkesi ve hukuki dinlenilme hakkına riayet edilmediği,
- Hakem veya hakem kurulu kararına konu uyuşmazlığın Türk hukukuna göre tahkime elverişli olmadığı,
- Kararın kamu düzenine aykırı olduğu, tespit edilirse, hakem kararları iptal edilebilir.
İptal sebepleridir.
İptal davası tahkim yerindeki istinaf mahkemesinde bir ay içerisinde açılabilir. İptal davasının açılması kararın yürütülmesini durdurmaz. Ancak taraflardan birinin talebi üzerine teminat gösterilmesi ile mahkeme yürütmenin durdurulmasına karar verebilir.
İstinaf mahkemesinin kararına karşı taraflar temyize başvurabilirler.
Ek olarak, HMK m. 443 hükümlerinin varlığı halinde taraflar yargılamanın iadesini isteyebilir. İlgili maddeye göre;
- Yargılamanın iadesine ilişkin yukarıdaki Sekizinci Kısmın Üçüncü Bölümü hükümleri, niteliğine uygun düştüğü şekilde tahkime de uygulanır.
- Tahkimde, yargılamanın iadesi sebeplerinden sadece 375 inci maddenin birinci fıkrasının (b), (c), (e), (f), (g), (h), (ı) ve (i) bentleri uygulanır. Yargılamanın iadesi davası mahkemede görülür.
- Yargılamanın iadesi talebi kabul edilirse mahkeme, hakem kararını iptal eder ve uyuşmazlığı yeniden bir karar verilebilmesi için yeni hakeme veya hakem kuruluna gönderir. Bu durumda hakem veya hakem kurulu 421 inci maddeye göre yeniden seçilir veya oluşturulur.
Yargılamanın iadesi davası mahkemede görülür ve mahkeme gerekli görürse dosyayı baştan inceler.
Tahkim iradesinin açıkça belirtilmesi ile ilgili Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararı
- Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, E. 2021/15-855, K. K. 2022/129, 15.2.2022 Tarihli kararı
Tahkim sözleşmesi, tarafların iradesine tabi olan uyuşmazlıklar için mümkündür (6100 Sayılı HMK m. 408/I). Başka bir deyişle, tarafların dava konusu üzerinde kabul veya sulh yolu ile serbestçe tasarruf edemeyecekleri hallerde, tahkim mümkün değildir. Örneğin, boşanma ve ayrılık davaları, iflas davaları ve çekişmesiz yargı işleri için tahkim sözleşmesi yapılamaz. Aynı şekilde taşınmaz mallar üzerindeki ayni haklardan veya iki tarafın iradelerine tabi olmayan işlerden kaynaklanan uyuşmazlıklar tahkimin konusu olamaz (HMK m. 408/I).
Tahkim yoluna gidilebilmesi için tarafların tahkim sözleşmesi yapmaları ya da düzenledikleri sözleşmede tahkim şartına yer vermeleri gerekir. Tahkim anlaşması veya tahkim şartındaki uyuşmazlığın hakem veya hakemler kurulunca çözümlenmesine ilişkin irade beyan ve açıklaması tahkim şartı sözleşmesinin temel unsurudur. (HMK m. 412). Tahkim şartı veya anlaşmasının geçerli olabilmesi için tarafların tahkim iradesini açıkladıkları tahkim şartı ya da sözleşmede tartışma ve karışıklığa neden olmayacak biçimde açık ve kesin olarak belirtmiş olmaları zorunludur. Dairemiz ve yerleşik Yargıtay içtihatlarında geçerli bir tahkim şartı varlığı veya tahkim anlaşmasının geçerli sayılabilmesi için uyuşmazlığın kesin olarak hakemde çözüleceğinin kararlaştırmış olması gerektiği kesin iradeyi ortadan kaldıran ya da zayıflatan kayıtların tahkim sözleşmesi veya şartını geçersiz-hükümsüz kılacağı kabul edilmektedir. Taraflar sözleşmeden kaynaklanan uyuşmazlıkların tümünün tahkim yoluyla çözülebileceğini kararlaştırabilecekleri gibi sadece bir bölümünün tahkim yoluyla çözülebileceğini de kararlaştırabilirler.
Geçerli bir tahkim sözleşmesinin konusunu oluşturan uyuşmazlığın çözümü için mahkemede dava açılmışsa, karşı taraf tahkim ilk itirazında bulunabilir. Bu durumda tahkim sözleşmesi hükümsüz, tesirsiz veya uygulanması imkânsız değil ise mahkeme tahkim itirazını kabul eder ve davayı usulden reddeder. (HMK m. 413/I) Uyuşmazlığın tahkim yoluyla çözümlenmesinin kararlaştırıldığı hallerde aleyhine dava ikame olunan davalı tarafça ileri sürülecek tahkim itirazı, HMK’nın 116. maddesi gereğince ilk itiraz olarak sayılmış olup, aynı Kanun’un 117. maddesinde, ilk itirazların hepsinin cevap dilekçesinde ileri sürülmek zorunda olduğu, aksi hâlde dinlenemeyeceği ve yine aynı Kanun’un 131. maddesinde ise, cevap dilekçesinin verilmesinden sonra, cevap süresi dolmamış olsa bile ilk itirazların ileri sürülemeyeceği hüküm altına alınmıştır.
Blog Yazılarımız: Haksız Rekabet Nedir?
Stj. Av. Onur Zeybek
Av. Serhan Cantaş