Ülkemizde işverenlerin sıklıkla başvurduğu ve tam anlamı ile bir çözüm üretilemeyen konuların başında işçilerin sigortasız çalıştırılması veya çalışan işçinin sigorta priminin maaşına göre değil asgari ücretten yatırılmasıdır. İşverenler, işçilik maliyetinin yüksek ücretli olmasından kaynaklı bu şekilde hukuka uygun olmayan davranışlar sergilemektedir. İşveren, işçinin sigorta primini aldığı gerçek ücret üzerinden tam olarak ödemek zorundadır.
Sigorta, işçinin en büyük haklarından biri olmakla birlikte işverenin ise en büyük yükümlülüğüdür. Sigorta işçiye, ileride gerçekleşmesi öngörülemeyen ve işçinin iş hayatına devam edemeyecek konuma geleceği durumlar için bir güvence sağlar. Bunlar; iş kazası, hastalık, doğum ve ölüm olabilir.
Bu nedenle işverenler işçinin maaşına göre sigorta primi yatırmak zorunluluğundadır. Sigorta primlerini maaşa göre değil de asgari ücretten yatırmak hukuka aykırı olduğu gibi İŞÇİ AÇISINDAN BİR HAKLI NEDENLE FESİH SEBEBİDİR.
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’na göre:
- Madde 3-) Sigortalı: Kısa ve/veya uzun vadeli sigorta kolları bakımından adına prim ödenmesi gereken veya kendi adına prim ödemesi gereken kişiyi, ifade etmektedir.
Sigorta Primini Asgariden Yatırmak Nedir?
Sigorta primini asgari ücretten yatırmak, çalıştırılan işçinin maaşının miktarı fark etmeksizin işverenin söz konusu işçinin maaşını asgari ücret gösterip, sigorta primini de asgari ücret üzerinden yatırmasıdır. Bu şekilde yatırılan primlerde genelde işçiye asgari ücret ödemesi banka aracılığıyla, arta kalan ücret ise elden yapılmaktadır.
Sosyal Güvenlik Kurumu’na yapılan bildirim asgari ücretten olduğu için işçinin sigortanın getirdiği birçok faydadan asgari ölçüde yararlandığını söyleyebiliriz. Bunun açıkça hukuka aykırı olmasının yanı sıra işçiye olan zararı da büyüktür.
Sigorta Primini Asgariden Yatırmanın Yaptırımı Nedir?
Sigorta priminin asgariden yatırılması halinde işveren, hukuka uygun olmayan bir işlem gerçekleştirmesi nedeniyle, şikayet halinde veya re’sen bunun tespiti halinde idari para cezasına çarptırılacaktır. İşçi bu durumu SGK’ya ve Bölge Çalışma Müdürlüğü’ne şikayet edebilir. Aynı zamanda 170 numaralı Çalışma ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Destek hattına da başvurulabilir.
- Bilanço esasına göre defter tutması gereken işverenlere 38 asgari ücret cezası verilmektedir ve 2020 yılı için bu tutar 111.834 TL olmaktadır.
- Diğer defterleri tutan işverenlerin ödemesi gereken ceza tutarı 32 asgari ücrettir. Bu da 2020 yılı için 94.176 TL’ye denk gelmektedir.
- Defter tutmakla yükümlü olmayan işverenlerden 29 asgari ücret ceza talep etmektedirler. 85.347 TL’ye denk gelmektedir.
Sigorta Priminin Asgari Ücretten Yatırılması Haklı Nedenle Fesih Sebebidir.
İşçinin sigorta priminin asgari ücretten yatırılması, Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarında da görüldüğü üzere işçi açısından haklı nedenle fesih sebebidir. İşveren, sigorta primini işçinin “gerçek ücreti” üzerinden yatırmak zorundadır. İşverenin gerçek ücret üzerinden sigorta primini yatırmaması veya söz konusu sigorta primini asgari ücretten yatırması işçi açısından HAKLI NEDENLE FESİH SEBEBİDİR.
- Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin kararında belirttiği şekli ile “Somut uyuşmazlıkta, davacının Sosyal Güvenlik Kurumuna ücret bildiriminin gerçek ücreti üzerinden yapılması talebinin karşılanmaması üzerine, iş akdinin davacı işçi tarafından feshedildiği dosyadaki bilgi, belgeler ve özellikle davacı işçinin işyeri arkadaşlarına ve davalı işverenin müşteri çevresine gönderdiği elektronik posta içeriğinden anlaşılmaktadır. Haklı nedenle dahi olsa iş akdini fesheden tarafın ihbar tazminatı talep edemeyeceği gözetilerek, davacının ihbar tazminatı talebinin reddi yerine yazılı şekilde kabulü hatalıdır.” sigorta priminin eksik yatırılması nedeniyle yapılan fesihlerde işçi, işçilik alacaklarına hak kazanacaktır.
Haklı Nedenle Fesih Nedir?
Haklı nedenle fesih, işçi ile işveren arasında bulunan iş sözleşmesini haklı bir nedene dayanarak sona erdirmesidir. İşçi haklı bir nedene dayanmaksızın iş sözleşmesini fesheder veya bir başka deyişle işten çıkarsa, işçilik alacaklarına(Kıdem tazminatı, ihbar tazminatı vb.) yani tazminatlara hak kazanamayacaktır. Fakat işçinin iş sözleşmesini haklı nedene dayanarak feshettiği durumlarda işçi bu tazminat kalemlerine hak kazanacaktır.
Sigorta Primi Asgariden Yatırılan İşçi Dava Açabilir Mi?
İşçi, sigorta priminin asgariden yatırılması halinde tespiti nedeniyle “Hizmet Tespit Davası” açabilmektedir. Hizmet tespit davasını açmak için 5 yıllık zamanaşımı süresi vardır. Fakat uygulamada işçinin bu davayı açması nedeniyle işine son verilmektedir. Bu nedenle işçiler bu korku içinde söz konusu SGK şikayetini veya hizmet tespit davasını açmamaktadır.
Unutulmamalıdır ki, işçi tarafından açılacak hizmet tespit davası nedeniyle işçiyi işten çıkaran işverene karşı “İŞE İADE DAVASI” açılabilmektedir. Salt bu nedene dayanılarak işten çıkarılan işçinin işe iadesine karar verilmelidir. İşe iade davasını kazanmasına rağmen işçiyi işe başlatmayan işverene ise mahkemece en fazla 4 aylık ücret tutarında boşta geçen süre ücreti ve 4-8 aylık ücret tutarında işe başlatmama tazminatı hükmedilir.
Hizmet Tespit Davası Nerede Açılır?
Hizmet tespit davasında görevli mahkeme “İş Mahkemeleridir.” Yetkili mahkeme ise işin yapıldığı yer mahkemesidir. Örneğin; iş Kırıkkale’de yapılıyorsa görevli ve yetkili mahkeme “Kırıkkale İş Mahkemeleridir.”
- Hizmet tespit davasında davalı olarak gösterilecek kişiler, işveren ve SGK’dır.
Hizmet Tespit Davaları Nasıl İspat Edilir?
Hizmet tespit davaları için özel bir ispat yöntemi öngörülmemiştir. Yani bu durum tanıkla, belgeyle, kayıtlarla vb. ispatlanabilir. (21 Hukuk, 2014/3722 E.)
Blog Yazılarımız: SİGORTASIZ ÇALIŞTIRILAN İŞÇİNİN HAKLARI
Av. Serhan Cantaş