Üst sınır ipoteğinde, alacak şekilde bir üst sınır tespit edilerek teminatın kapsamı belirlenmektedir. Bununla rehin edilen alacağın tutarı değil, ipotekli taşınmazın sorumlu olduğu üst miktar tespit edilmiş olur. Bu durumda teminat alacağı, takip giderleri ve faiz üst sınıra kadar teminat altındadır. Üst sınırı aşar şekilde takip başlatılırsa borçlunun itiraz etmesinin aranıp aranmayacağı konusu tartışmalıdır. Yargıtay bazı kararlarında böyle bir durumda süresiz olarak itiraz edilebileceğini belirtirken bazı kararlarında bu hususu icra memurunca re’sen gözetilmesi gerektiği gerekçesiyle süresiz olarak şikayete tabi olduğunu belirtmektedir. Pekcanitez ise aşan kısmin iptali için süreye tâbi olmadan şikâyet yoluna başvurulabileceğini söylemektedir. Ana para ipoteği, üst sınır ipoteğinden farklı olarak, belirli ve kesin olan bir borç miktarı için kurulur. Ana para ipoteğinin kapsamına asıl borç miktarı dışında, faizler ve takip masrafları da dahildir. Bu sebeple ana para ipoteğinde, üst sınır ipoteğinde olduğu gibi, ipoteğin paraya çevrilmesinde taşınmazın faiz ve giderleri de karşılamayacağı endişesi söz konusu olmaz. Ana paraya eklenecek faiz ve giderler de ipotek kapsamında sayılır.
Üst Sınır İpoteği Yargıtay Kararı
Bkz: Yargıtay HGK 2017/12-356E. , 2019/711K. , T. 18.6.2019: …şikâyetçi ipotek veren sıfatı ile takipte yer aldığı için bu takipteki sorumluluğu ipotekli taşınmaz ile ve ipotek limiti kadardır… söz konusu takipte ipotek limiti üzerindeki takip alacağı kısmının ipotek veren şikâyetçiden istenmesi mümkün değildir.
Blog Yazılarımız:
Rehnin Özel Yoldan Paraya Çevrilmesi Kararlaştırılabilir Mi?