İyi niyet, durumun gerektirdiği tüm özeni gösterdiği halde, bir hakkın kazanılmasında veya başka bir hukuki sonucun gerçekleşmesine ilişkin bir engelin varlığının farkında olmadan hareket etmek şeklinde tanımlanabilir. “Gerekli özeni gösterme” ile bahsedilmek istenen aslında somut olarak “bilmeme” veya “bilebilecek durumda olmama” hallerini kapsamaktadır. İyi niyet, hakların kullanılması ve borçların ifasında davranış kuralı rolünü üstlendiği zaman objektif nitelik taşımaktadır. Bir kimsenin bir hukuki sonucun gerçekleşmesine engel teşkil eden durumun farkında olmadan hareket etmesi sübjektif bir nitelik taşımaktadır.
- Madde 3 – Kanunun iyiniyete hukukî bir sonuç bağladığı durumlarda, asıl olan iyiniyetin varlığıdır.
Ancak, durumun gereklerine göre kendisinden beklenen özeni göstermeyen kimse iyiniyet iddiasında bulunamaz
TMK Madde 3 Gerekçesi
Maddenin kenar başlığı “İyi niyet” olarak değiştirilmiştir. Burada 1984 tarihli Ön tasarımdaki düzenleme aynen benimsenerek, iyi niyetin rolü, yalnız hakların doğumu alanına indirgenmemiş, kanunun hukukî bir sonuç bağladığı durumlara teşmil olunmuştur. Ayrıca ifade düzeltilmek suretiyle birinci fıkra, kaynak İsviçre Medenî Kanununun 3’üncü maddesinin Almanca metnine uygun hâle getirilmiştir.
İyi Niyetin Rolü Nedir?
İyiniyet, bir kişinin iyiniyetli olmaması halinde karşılaşacağı hukuki sonuçlardan korunmasını ve hukuki sonuçların iyiniyetli kişi için değişmesini sağlamaktadır. Bazen iyi niyetin koruyucu etkisi hemen değil, belirli bir sürenin sonunda gerçekleşir. Bir kimsenin elinden çıkmış olan malı, üçüncü kişinin iyiniyetle elde etmesi kazandırıcı zamanaşımı şartlarının gerçekleşmesine bağlanmıştır. İyiniyetli kimseyi koruyan hükümlerdeki koruma mantığı çeşitli sebeplere dayanmaktadır ancak iyiniyetli kişi hukukumuzda her zaman korunmamaktadır yalnızca kanunun öngördüğü hallerde koruma sağlamaktadır. İyi niyetin tam bir koruma sağladığı hallere tipik örnek TMK m.990 para ve hamiline yazılı senetlerin malik olmayan bir kimseden iyiniyetle kazanılmasıdır.
İyi Niyetin Korunmasının Sebepleri Nelerdir?
Günlük hayattaki tedavül ve işlem güvenliğini korumak için iyi niyet önemli bir unsur olarak karşımıza çıkar. Örneğin, görünüşe dayanan bilgi ile gerçek hukuki durumun birbirine uygun olmaması iddiasıyla kişilerin karşı talep ileri sürmesi karışıklığa yol açabilir. Bu karışıklığı iyiniyetli kişiyi koruyarak önleyebiliriz.
Bir kişinin yarattığı belli bir görünüşün sonuçlarına hukuken bizzat katlanması gerekir örneğin bir taşınırı başkasına emanet veren kişi, emanet alanın eşyanın sahibi görünmesinin sonuçlarına katlanmak zorundadır.
Bir kişinin hakkını korumada aşırı ihmalkâr davranması halinde bu ihmalkâr davranışın olumsuz sonuçları başka kişilere yüklenmemelidir.
İyiniyetin Aranacağı Kişi Kimdir?
İyi niyet kanunun koruduğu kişide aranır. Bir kimsenin iyiniyetli sayılması için ayırt etme gücüne sahip olmasının gerekip gerekmediği tartışmalı bir konudur. Bir kişi iyi niyetin koruyucu etki sağladığı durumda temsil edilmiş ise veya bu ilişki kapsamında birden çok kişi bulunuyorsa iyi niyetin kimde aranması gerektiği aşağıdaki esaslara göre değerlendirilir;
Temsil halinde, korumadan yararlanması söz konusu olan kişi bir başkası tarafından temsil ediliyor ise hem temsil edilenin hem de temsilcinin iyiniyetli olması aranmaktadır.
Tüzel kişilerde, o hukuki ilişkide tüzel kişiyi temsil etmeye yetkili organda bulunan kişilerin iyiniyetli olması aranmaktadır.
Tüzel kişiliği bulunmayan kişi topluluklarında, kişilerin birlikte hareket etmek zorunda oldukları topluluklarda o topluluğu oluşturan tüm kişilerin iyiniyetli olmasına bağlıdır.
İyiniyet Ne Zaman Aranır?
İyi niyetin koruyucu etkisini sağlaması için bazen belirli bir anda bazen de belirli bir süre içerisinde devam etmesi gerekir. Örneğin, emin sıfatıyla zilyetten bir taşınır malın mülkiyetini kazanmada (TMK m.988) iyi niyet iktisap anında aranır ancak bir taşınır malın mülkiyetinin zamanaşımı ile kazanılmasında (TMK m. 777) iyi niyetin, zamanaşımı süresince devam etmesi gerekir. Her iki durumda da gerekli zaman içerisinde iyi niyet mevcut olduktan sonra ve buna bağlı olarak hukuki ilişki oluştuktan sonra iyi niyetin devamı aranmaz.
İyiniyetin belirli bir süre devam etmesi gereken durumlarda süre dolmadan iyi niyet ortadan kalktıysa buna bağlanan hukuki sonucun oluşmasında engel oluşturur.
İyiniyetin İspatı
İyiniyetin koruyucu etkisinden yararlanacak bir kimse bunu ispat etmekle yükümlü değildir. Onun iyi niyetli olmadığını düşünen bir kimse bunu ispat etmek ile yükümlüdür. İspatla yükümlü kimse, korunan kişinin iyi niyetinin ilişkin olduğu engeli bildiğini veya bilmesi gerektiğini ispatla yükümlüdür.
TMK Madde 3 İyi Niyet ile İlgili Yargıtay Kararları
- Yargıtay 13. Hukuk Dairesi’nin 2017/1422 E., 2018/158 K. sayılı kararına göre,
Somut olayda, davacılar tarafından, iptalini istedikleri genel kurul gündeminin ilgili maddesi ile alınan kararın kanuna, ana sözleşmeye ve objektif iyiniyet kurallarına aykırılığı ispatlayamamışlardır. Kaldı ki, davacıların ilgili maddeyle ilgili olarak genel kurula ….tarihli, komisyon kurulmasına ilişkin teklif sundukları, bu teklifin genel kurulda oylandığı ve …kabul oyuna karşılık …. oyla reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Sonuç olarak yapılan açıklamalar ışığında, iptali istenen ….tarihli genel kurulun …..gündem maddesi ile alınmış kararın kanuna, ana sözleşmeye ve objektif iyi niyet kurallarına aykırılığının davacılarca ispatlanamadığı, bu nedenle ilk derece mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından, davacıların istinaf başvurusunun 6100 sayılı kanunun ilgili maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
- Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 2018/1336 E., 2018/1139 K. sayılı kararına göre,
“…ihtiyati tedbir kararından itibaren İflas ertelemenin sonuçlarından fiilen yararlanan davacı şirketlerin bu süreç içerisinde iyi niyetli girişiminden söz etmek mümkün görülmediğinden ve İflas erteleme davası bir tasfiye davası olmadığından, davacılar vekilinin istinaf nedenleri yerinde görülmemiş…”
Menfi Tespit Davası İyi Niyet Yargıtay Kararı
- Yargıtay 12. Hukuk Dairesi’nin 2018/1205 E., 2019/887 K. sayılı kararına göre,
“Davalı…. A.Ş. ile davalı… Ltd. Şti.’nin ticaret sicil kayıtları incelendiğinde, davalı … Ltd. Şti. yetkilisi ile diğer ortağının aynı zamanda davalı ….A.Ş. yetkilisi ve ortağı oldukları, yine …. Ltd. Şti.’nin eski ortaklarının neredeyse tamamının şirket yetkilisi ile aynı soyadını taşıdığı, dolayıyla …. Ltd. Şti.’nin dava konusu senedin bedelsiz olduğunu bilebilecek durumda olduğu ve iyiniyetinden söz edilemeyeceği…”
Alacak Davası İyiniyet Yargıtay Kararı
- Yargıtay 8. Hukuk Dairesi’nin 2018/827 E., 2018/922 K. sayılı kararına göre,
6100 sayılı HMK 257 maddesi ile 1086 sayılı yasanın 247 maddesinin daraltıldığı, yeminsiz dinlenecek tanıklara ilişkin maddenin gerekçesinde 1086 sayılı yasanın 247 maddesinin 1 ve 2 numaralı bendinde gösterilenlerin dışında yer alan, diğer yeminsiz dinleneceklerin bir kısmı esasen tanıklıktan çekinme hakları bulunduğu halde, bu haklarını kullanmadıklarına, bir kısmının da menfaat ilişkilerine göre yeminsiz dinlenmeleri, iyiniyet kuralları ve doğru söyleme mükellefiyeti ile bağdaşmaz nitelikte görüldüğünden 6100 sayılı yasanın gerekçesi ve amacı dikkate alındığında sırf davalarının olması gerekçesi ile iyiniyet kuralları ve doğru söyleme mükellefiyeti dikkate alındığında yalan söyledikleri sonucuna varılamayacağı, yukarıda açıklanan hususlar dikkate alındığında davalı tarafça yazılı belge sunulmayan dönemler açısından davacı tanık beyanlarına göre hesaplanan hafta tatili alacak kalemi koşullarının oluştuğu, davalının istinaf talebinin reddi gerektiği anlaşılmıştır.
Tazminat Davası İyiniyet Yargıtay Kararı
- Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 2018/2477 E., 2020/255 K. sayılı kararına göre,
Mahkemece yapılacak iş, öncelikle Kahta 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin … K. sayılı dosyası getirtilmeli, daha sonra davalı sigorta şirketinin davacılara ödemekle yükümlü olduğu miktarın tespiti bakımından ödeme sırasında iyiniyetli olup olmadığı hususu tartışılarak iyiniyetli ise davalı şirketin ZMMS poliçesi teminat limitinden daha önce hak sahiplerine yapılan ödemelerden sonra varsa kalan (bakiye) miktarın davacılar arasında garameten paylaştırılması, iyiniyetli olmadığının saptanması durumunda ise tüm ZMMS poliçe limitinin davacılar ve dava dışı diğer hak sahipleri arasında garameten paylaştırılması hususunda ek rapor alınarak sonucuna göre bir karar verilmesinden ibarettir.
Genel Kurul Kararının İptali İstemi İyiniyet Yargıtay Kararı
- Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 2018/2538 E., 2021/1321 K. sayılı kararına göre,
Dava, kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptaline ilişkindir. İhraç kararından sonra davacının ortaklık ilişkisinin bulunmadığı görüldüğünden, davacının üyelik haklarından zımnen vazgeçtiği ve ortaklıktan çıkma iradesini bu şekilde ortaya koyduğu, bu nedenle davanın TMK’nın 2. Maddesinde öngörülen iyiniyet kuralına aykırı olduğu anlaşıldığından mahkemece davanın reddine karar verilmesi isabetlidir.
İşe İade İstemi İyiniyet Yargıtay Kararı
- Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 2017/2343 E., 2017/1662 K. sayılı kararına göre,
Değerlendirme komisyonunca …/…/… tarihinde yapılan toplantısında iş akdinin sona ermesi kararlaştırılmış olup aradaki süre dikkate alındığında ve cevap dilekçesinde “bilgi güvenliğinin en hassas olduğu birim” olarak gösterilen davacı pozisyonu yönünden makul olarak değerlendirilemeyeceği, davalı tarafça ilgili komisyonun toplanma periyodu ve daha önceki bir tarihte toplanılmış ise davacının neden gündeme alınmadığı hakkında da bir açıklama yapılmamış bu yönden feshin iyiniyetli olmadığı değerlendirilmiştir.
Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan Alacak Davası İyiniyet Yargıtay Kararı
- Yargıtay 16. Hukuk Dairesi’nin 2021/1376 E., 2023/492 K. sayılı kararına göre,
“…Sahtecilik iddiasının mutlak defi olması ve herkese karşı ileri sürülebilecek olması nedeniyle davalının iyiniyetli hamil olduğu iddiasının sonuca etkili olmadığı, çekteki imzanın davacı tarafa ait olmadığının tespiti nedeniyle başkaca araştırılacak hususun bulunmadığı, tüm bu hususlar gözetildiğinde ilk derece mahkemesinin davanın kabulüne dair vermiş olduğu kararının isabetli olduğu…”
İhraç Kararının İptali İstemi İyiniyet Yargıtay Kararı
- Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 2019/683 E., 2023/593 K. sayılı kararına göre,
Dava, ihraç kararının iptali istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince, aidat yükümlülüğü bulunan kooperatifte davacının uzun süre kooperatife uğramadığı, on dört yıl boyunca çağrılmasına rağmen genel kurul toplantılarına katılmadığı, aidat borcu bulunup bulunmadığını takip etmediği dolayısıyla üyeliğinin sona erdiğini zımnen kabul ettiği, diğer bir anlatımla üyelik haklarından zımnen vazgeçtiğini benimsediği, eylemli olarak ortaklıktan çıkma iradesini yansıttığı ve açtığı davanın TMK 2. maddesinde öngörülen iyiniyet kuralına aykırı düştüğü gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi gerekir.
Tespit Davası İyiniyet Yargıtay Kararı
- Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 2018/544 E., 2018/796 K. sayılı kararına göre,
“…İş sözleşmesinden kaynaklanan görevlendirme ve nakil yetkisi, işverenin yönetim hakkı kapsamında değerlendirilmelidir. İşveren yönetim hakkını kullanırken objektif iyiniyet kurallarına göre hareket etmelidir…”
Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan İhtiyati Tedbir İstemi İyiniyet Yargıtay Kararı
- Yargıtay 16. Hukuk Dairesi’nin 2023/405 E., 2023/708 K. sayılı kararına göre,
“…Davalı vekili istinaf dilekçesinde, müvekkilinin çeki usulüne uygun ciro silsilesiyle iktisap ettiğini, iyiniyetli hamil olduğunu, davacının imzasını inkâr etmediğini, ihtiyati tedbir koşullarının oluşmadığını ileri sürmüştür…”
İtirazın İptali Davası İyiniyet Yargıtay Kararı
- Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 2018/904 E., 2021/164 K. sayılı kararına göre,
“…Tüm dosya kapsamına nazaran, davalının, davacı adına 2 projede ÇED sürecini yönettiği, avans olarak alarak aldığı avans olarak gönderilen ücrete hak kazandığı, davacının istinaf aşamasında, istinaf gerekçesi olarak ileri sürülen “davalının ekonomik durumunun kötü olduğundan havale edilen bedelin borç olarak verildiği, dava dilekçesinde ve dekontta sehven sözleşme ibaresinin geçtiği” önündeki iddiasının iyiniyet kuralları ile bağdaşmadığı, mahkemece tesis edilen kararda usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla istinaf başvurusun reddine karar vermek gerekmiştir.”
Kıymetli Evrak İptali Davası İyiniyet Yargıtay Kararı
- Yargıtay 20. Hukuk Dairesi’nin 2023/501 E., 2023/483 K. sayılı kararına göre,
İcra takibine konulmaması için ihtiyati tedbir talep edilen bonolar kambiyo senedi olup, TTK’nın 687. maddesine göre, davacı keşideci lehtarla kendi arasındaki şahsi def’ileri iyiniyetli hamile karşı ileri süremeyeceğinden, iyiniyetli üçüncü kişi olan hamillerin de hak ve menfaatlerini etkileyecek şekilde ihtiyati tedbir kararı verilmesi mümkün olmadığından, davanın tarafı olmayan üçüncü kişileri etkileyecek şekilde ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceğinden, ihtiyati tedbir talep eden (davacı) vekilinin bu yöndeki talebinin belirtilen gerekçe ile reddi gerekirken, yanılgılı şekilde red kararı verilmesi doğru görülmemiştir.
Elatmanın Önlenmesi Temliken Tescil Davası İyiniyet Yargıtay Kararı
- Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’nin 2017/735 E., 2017/772 K. sayılı kararına göre,
“…Bu nedenlerle mahkemece, iyiniyetli olmadığı açık olan davalı-karşı davacının temliken tescil talebinin reddi ile müdahalenin menine karar vermesi yerindedir Davacının temliken tescil talebi reddedildiğine göre, yapı yıkılamadığı takdirde taşınmaz malikinin mal varlığında sebepsiz bir zenginleşme meydana geleceğinden, taşınmaz malikinin malzeme sahibine muhik (haklı) bir tazminat vermesi gerekir. Ancak malzeme sahibi iyiniyetli değilse tazminat miktarı levazımın en az kıymetini geçemez…”
Kasko Sigortasından Kaynaklanan Alacak Davası İyiniyet Yargıtay Kararı
- Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2019/736 E., 2021/1526 K. sayılı kararına göre,
Davacı tacir olup “dar kasko”, “kasko”, “genişletilmiş kasko” ve “tam kasko” poliçesi arasındaki farkları ve prim farklarını bilebilecek ve araştırabilecek durumda olduğu, ticari işletmesine ait aracın sigorta kapsamını denetlemesi gerektiği, en az prim tahsil edilen dar kaskoyu yaptırmakta fazla korumaya ihtiyaç duymamasının ve primin daha düşük olmasının tercih nedeni olabileceği, basiretli tacir gibi davranması gereken davacının, kendisinden daha az prim tahsil edildiği tarih itibariyle poliçenin kapsamından haberdar olacağı, davacının poliçe içeriğinden haberdar olmayacağı iddiasının iyiniyetle bağdaşmayacağı, hata ve hile halinin kanıtlanmadığı kanaatine varılmakla mahkemece davanın reddine dair verilen kararda bir isabetsizlik görülmemiştir.
Borçlu Olmadığının Tespiti İstemi İyiniyet Yargıtay Kararı
- Yargıtay 14. Hukuk Dairesi’nin 2021/307 E., 2023/521 K. sayılı kararına göre,
“…ıslah, iyiniyetli tarafın, davayı açtıktan veya kendisine karşı bir dava açıldıktan sonra öğrendiği olgularla ilgili yanlışlıkları düzeltmesine, eksiklikleri tamamlamasına, bu çerçevede yeni deliller sunabilmesine olanak sağlayan bir kurumdur…”
Devre Tatil Sözleşmesinin Feshi ve İstirdat Davası İyiniyet Yargıtay Kararı
- Yargıtay 7. Hukuk Dairesi’nin 2019/477 E., 2019/558 K. sayılı kararına göre,
“…Davacıya; sözleşme ile fesih hakkı tanındığı, sözleşmenin davalı tarafça ihlal edildiği ve davacıdan ödemekle yükümlü olmadığı masrafların istenildiği; bu masraflar ödenmediği takdirde davacı tüketiciye devre tatil hakkını kullanamayacağının bizzat davalı tarafından bildirildiği; dolayısıyla, davacının, davalının kusurlu ve sözleşmeye aykırı talepleri sonucu kendisine tanınan fesih hakkını kullanmasının iyiniyet ve hakkaniyet ilkesine aykırılık teşkil etmeyeceği…”
Kaçakçılık Suçu İyiniyet Yargıtay Kararı
- Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2016/190 E., 2017/599 K. sayılı kararına göre,
Nakil aracı olan .. plakalı otobüsün kayıt maliki olan iyiniyetli üçüncü kişi konumunda bulunan ruhsat sahibi ..’ın bilgisi ve rızası dahilinde suçta kullanıldığına dair delil bulunmadığı, aracın müsaderesinin işlenen suça nazaran daha ağır sonuçlar doğuracağı ve bu nedenle hakkaniyete aykırı olacağı kabul edilerek anlaşılmakla TCK’nun 54/3. maddesi de gözetilerek aracın müsaderesine ilişkin talebin reddi ile aracın ruhsat sahibine iadesine, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
Sebepsiz Zenginleşme Nedeniyle Tazminat Davası İyiniyet Yargıtay Kararı
- Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 2020/1503 E., 2023/898 K. sayılı kararına göre,
“…ilk derece mahkemesi’nce öncelikle davacının dava açmakta hukuki yararı bulunup bulunmadığı araştırılmadan, gerekçesiz olarak bir kısım dahili davalıların zamanaşımı defi reddedilerek özellikle davacının iyiniyetli olup olmadığı konusunda önemli deliller toplanmadan (özellikle tapu kaydında ihtiyati tedbirin kaldırılıp kaldırılmadığı hususu) ve toplanan deliller değerlendirilmeden davanın kabulüne karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olduğundan bir kısım dahili davalılar vekillerinin istinaf başvurularının kabulüne,…”
İstirdat Davası İyiniyet Yargıtay Kararı
- Yargıtay 44. Hukuk Dairesi’nin 2020/2528 E., 2021/243 K. sayılı kararına göre,
“Davaya konu çek incelendiğinde; Keşidecisinin davacı, çek lehtarının … AŞ. olduğu, çek arkasında sırasıyla lehdar, … AŞ., … Ltd. Şti., … Ltd. Şti. ve son olarak davalı şirketin cirolarının bulunduğu, şeklen ciro zincirinde bir kopukluk bulunmadığı anlaşılmıştır. Çek lehtarının ilk cirosunun sahte olduğu yönündeki iddianın, ondan sonra gelen dava dışı cirantalara ve davalı hamile karşı ileri sürülemeyeceği, zira hamilin, lehtarın ilk cirosunun sahte olduğunu bilmesinin beklenemeyeceği, davalının çeki iyiniyetle iktisap ettiğinin kabulü gerektiği…”
Haksız İşgal Tazminatı Davası İyiniyet Yargıtay Kararı
- Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’nin 2019/789 E., 2019/1381 K. sayılı kararına göre,
Ecrimisil yönünden yapılan inceleme; “…Harici satın alma sebebiyle davalının taşınmazı kullanmasının iyiniyete dayalı olduğu, kötü niyetli zilyedin taşınmaz malikine ödemekle yükümlü olduğu haksız işgal tazminatı niteliğindeki ecrimisilden de sorumlu tutulamayacağı tartışmasızdır…” . Bu nedenle ecrimisil yönünden davanın reddi gerekir. Yukarıda açıklanan nedenlerle; HMK’nın …. maddesi uyarınca istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden hüküm kurulmasına dair karar vermek gerekmiştir.
İflasın Ertelenmesi İstemi İyiniyet Yargıtay Kararı
- Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 2018/1336 E., 2018/1139 K. sayılı kararına göre,
Somut olayda, bilirkişi raporunda ve ek raporlarda ayrıntılı şekilde açıklandığı üzere, davacı şirketlerin iyileştirme projesinde belirtmiş oldukları sermaye artışının yetersiz olduğu ve bunun dahi tamamının yerine getirilmediği, sermaye artış kararını yerine getirmeyen şirketin iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı kabul edilemeyeceği, şirket alacaklılarından fedakarlık bekleyen, davacı şirket ortağının şirkete borcunun ve aynı zamanda şirketten alacağının olduğu, iyileştirme projesine ilişkin bilgi ve belgelerin zamanında ve yeterli şekilde sunulmadığı ve yukarıda yazılı diğer tüm nedenlerle davacı şirketlerin iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olduğunu kabul etmek mümkün olamayacağından ve özellikle, ihtiyati tedbir kararından itibaren İflas ertelemenin sonuçlarından fiilen yararlanan davacı şirketlerin bu süreç içerisinde iyiniyetli girişiminden söz etmek mümkün görülmediğinden ve İflas erteleme davası bir tasfiye davası olmadığından, davacılar vekilinin istinaf nedenleri yerinde görülmemiş ve istinaf başvurusunun reddine dair karar verilmesi gerekmekle hüküm kurulmuştur.
Stj. Av. Gözde Günel
Av. Serhan Cantaş
Blog Yazılarımız: TMK Madde 2 – Dürüstlük Kuralına Uyma Zorunluluğu Nedir?