Mecburi Hizmet Sorumluluğu, Türk Hukuku’nda önemli bir yer edinmiş olmakla birlikte tek bir mevzuat altında toplanmamıştır. Bunun ile birçok kamu görevlisi mecburi hizmet yükümlülüğüne tabii tutulmuştur. Mecburi hizmet yükümlülüğü altındaki kamu görevlileri, bir mesleğin gereği ya da sağlanan eğitim nedeniyle belirlenen süre zarfında hizmet etmek zorundadırlar.
Kamu görevlileri, devletin işleyişinde önemli bir rol oynarlar ve hizmetlerini vatandaşlara en iyi şekilde sunmak için çalışırlar. Ancak, bazı durumlarda kamu hizmetlerinin adaletli bir şekilde dağıtılabilmesi için belirli bir süre boyunca farklı bölgelerde çalışmaları zorunlu hale getirilmiştir.
İşte bu zorunluluğa “mecburi hizmet yükümlülüğü’’ denir. Mecburi hizmet, kamu görevlilerinin belirli bir süre boyunca belirli bir yerde görev yapmak zorunda olmalarıdır. Mecburi hizmetin amacı, kamu hizmetlerinin daha adil bir şekilde dağıtılmasını sağlamaktır. Böylece, bazı bölgelerdeki kamu hizmetlerinin diğer bölgelere göre daha iyi olması engellenir. Ayrıca, mecburi hizmet sayesinde kamu görevlileri değişik bölgelerde çalışarak farklı kültürleri tanıma ve tecrübe edinme fırsatı bulurlar. Sadece Kamu görevlileri için de değil bazı öğrenciler için de zorunlu koşul olarak belirtilmiştir.
Mecburi Hizmet Yükümlülüğü farklı kanunlarda ilgili kişilerce düzenlenmiştir. Örnek olarak gösterilebilir ki; 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’na göre yurtdışına gönderilen memurlar, Yükseköğretim Kanunu’na göre araştırma görevlileri ve öğretim elemanları, Ecnebi Memleketlere Gönderilecek Talebe Hakkında Kanun’a göre yurtdışına gönderilen öğrenciler mecburi hizmet yükümlülüğü altındadır. Aynı zamanda muvazzaf subay-astsubayları, pratisyen-uzmanlar, hâkim-savcılar da mecburi hizmet yükümlülüğü altında olan kamu görevlileri olarak örnek gösterilebilir. Mecburi hizmet yükümlülüğünün amacı, kamu hizmetlerinin etkin ve verimli bir şekilde yürütülmesini sağlamaktır. Aynı zamanda da mecburi hizmet sorumluluğu öğrenciye verilen eğitimin ve kamu görevlisinin mesleğinin gerekliliğidir.
- Yurtiçinde devlet hesabına okutulan öğrenciler tatil süreleri dahil olmak üzere öğrenim süreleri kadar; yurtdışındaki öğretim kurumlarında devlet hesabına öğrenimleri sonlanan öğrenciler yine tatilleri dahil olmak üzere öğrenim gördükleri sürenin 2 katı kadar mecburi hizmetle yükümlüdürler.
- Eğitilmesi, yetiştirilmesi, bilgilerinin arttırmak ve staj yapmak üzere 3 ay ve daha fazla süre ile gönderilen memurlara gönderilme şekline bakılmaksızın yurtdışında kaldıkları sürenin 2 katı mecburi hizmet yüklenir.
- Yurt dışına yetiştirilmek, eğitilmek, bilgilerini artırmak veya staj yapmak üzere gönderilenlerden, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu kapsamındaki bir kuruma mecburi hizmetini tamamlamak üzere yurt dışından döndüğü tarihten itibaren 2 ay içinde müracaat etmek zorundadır.
657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun ‘’Mecburi Hizmet’’ başlıklı 224. Maddesinde de demektedir ki:
‘’Cumhurbaşkanınca belirtilen her derecedeki öğretim kurumları ve öğretim dalları dışında kalan kurum ve dallarda Devlet tarafından okutulanlardan,
a) Yurtiçinde Devlet hesabına okutulan öğrenciler (Tatiller dahil) öğrenim süreleri kadar,
b) Yurtdışındaki öğretim kurumlarında Devlet hesabına öğrenimlerini bitiren öğrenciler (Tatiller dahil) öğrenim sürelerinin iki katı kadar, mecburi hizmetle yükümlüdürler.
Yetiştirilmek, eğitilmek, bilgilerini artırmak veya staj yapmak üzere 3 ay ve daha fazla süre ile dış memleketlere gönderilen memurlara gönderilme şekillerine bakılmaksızın yurtdışında kaldıkları sürenin iki katı kadar mecburi hizmet yüklenir. Mecburi hizmet yükümlülüğünün 13/12/1960 tarihli ve 160 sayılı Kanunun 4. maddesinin a, b, d fıkraları kapsamına giren kurumlar arasında devri mümkündür. Mecburi hizmetle yükümlü bulunanlar, yarışma sınavına tabi tutulmaksızın atanırlar.’’
657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun ‘’Mecburi Hizmetle İlgili Yükümler’’ başlıklı 225. Maddesinde de denmektedir ki:
‘’Mecburi hizmetle yükümlü bulunanlar yetiştirme, eğitim veya staj sürelerinin bitiminden itibaren en çok iki ay içinde kurumlarına başvurmak zorundadırlar.
Bunlardan;
a) Başvurma tarihinden itibaren en geç 3 ay içinde bir göreve atanmayanların mecburi hizmet yükümlülükleri kalkar. Mecburi hizmetin (d) fıkrasına göre krediye dönüştürülmesi istendiği takdirde bu süre istemin karara bağlandığı tarihten başlar. Bu durumun oluşuna kendi kusuru ile sebep olan memurlar bundan doğan zararı tazminle yükümlüdürler.
b) Başvurmayanlar veya atanma için gerekli belgelerini tamamlamayanlar yol giderleri de dahil olmak üzere, kendilerine kurumlarınca yapılmış bulunan bütün giderleri yüzde elli fazlasıyla ödemek zorundadırlar.
c) Atanıp da yükümlü bulundukları mecburi hizmeti bitmeden ayrılmış veya bir ceza sebebiyle memurluktan çıkarılmış olanlar mecburi hizmetlerinin eksik kalan kısmı ile orantılı tutarı yüzde elli fazlasıyla ödemek zorundadırlar.
d) Hizmetlerine lüzum olmadığına ilgili kurumun teklifi ve Maliye Bakanlığının uygun görüşüne dayanılarak Bakanlar Kurulunca karar verilenlerin mecburi hizmet yükümlülükleri krediye dönüştürülebilir.
e) İlk ve orta dereceli okullar ile, kurslarda Millî Eğitim Bakanlığı tarafından okutulan parasız yatılı öğrencilerin mecburi hizmetlerine, bu kanuna tabi kurum ve kuruluşlarda ihtiyaç olmaması halinde Millî Eğitim Bakanlığı bunların mecburi hizmet yükümlülüğünü kaldırmaya yetkilidir. Bu fıkraya göre kurumların, ihtiyacı olup olmadığı bir aylık süre verilmek ve Resmî Gazete ‘de ilan edilmek suretiyle tespit olunur.
Askerlikte geçen süre mecburi hizmetten sayılmaz.
Mecburi hizmetini yapmakta iken yasama organına seçilenlerin yükümlülükleri seçildikleri sürece ertelenir.’’
Ayrıca hatırlatmak gerekir ki sadece tek bir alanda düzenleme olmadığından farklı mercilerde de uygulanış bakımından düzenlemeler ayrı kanunlarda düzenlenmiştir. Örneğin mecburi hizmet yükümlülüğü, sağlık çalışanlarının belirli bir süre boyunca belirli bölgelerde çalışmalarını gerektirir. Bu bölgeler, genellikle kırsal ve az gelişmiş bölgelerdir. Sağlık çalışanları, bu bölgelerdeki sağlık merkezleri, hastaneler veya mobil ekipler gibi farklı birimlerde görev alabilirler. Sağlık çalışanlarının ülkenin her bölgesinde eşit bir şekilde hizmet vermesini sağlar ve sağlık hizmetlerinin kalitesini artırır. Sağlık çalışanlarının mecburi hizmet yükümlülüğü Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu’nda ve Türk Tabipler Birliği resmi sayfasında düzenlenmektedir. Fark edilmektedir ki düzenlemeler farklı kanunda yer alsa da nihai amaç aynıdır.
Kamu Görevlileri Mecburi Hizmet Görevini Yerine Getirmez Ne Olur?
Kamu görevlileri mecburi hizmet görevlerini yerine getirmezlerse, disiplin cezası alabilirler veya görevlerinden alınabilirler. Ayrıca, kamu görevlileri hakkında hukuki işlemler de başlatılabilir. Bu işlemler sonucunda, görevlerini yerine getirmeyen kamu görevlileri hakkında para cezası veya hapis cezası gibi yaptırımlar uygulanabilir. Bu yaptırımlar ilgili konudaki kanunda yer almaktadır. Örneğin sağlık çalışanları zorunlu görevlerini yerine getirmeden görevlerine başlayamazlar.
Ancak, herhangi bir yaptırım öncesi, kamu görevlilerinin hizmetleri ve görevleri konusunda bilgilendirilmeleri ve gerekli eğitimlerin verilmesi gerekmektedir.
Kamu görevlileri mecburi hizmet görevlerini yerine getirmemeleri halinde, birtakım yaptırımlarla karşı karşıya kalırlar. Örneğin, disiplin cezası alabilirler veya görevden alınabilirler. Hatta hukuki işlemler bile başlatılabilir ve para cezası ya da hapis cezası gibi yaptırımlar uygulanabilir. Mecburi hizmet süresi dolmadan istifa edilirse de belirli bir süre yeniden memuriyete alınmadığı da yaptırım türlerinden biridir. Ancak bahsedildiği üzere uygulanacak yaptırım meslek grubuna göre değişiklik göstermektedir.
Mecburi Hizmet Yükümlülüğü Kaç Gündür?
Mecburi Hizmet Yükümlülüğü çoğunlukla 300 ila 600 gün arasında değişkenlik gösterir. Atama yapılan il veya ilçenin sosyoekonomik gelişmişlik grubuna göre değişmektedir. Ayrıca 300-600 günlük süre her meslek grubu için geçerli değildir. Ülkemizdeki iller ve ilçeler, sosyoekonomik gelişmişlik endeksine göre altı gruba ayrılmıştır. Birinci grup en gelişmiş, altıncı grup en az gelişmiş yerleşim yerlerini ifade etmektedir. Birinci grup yerleşim yerlerinde mecburi hizmet süresi 600 gün iken, altıncı grup yerleşim yerlerinde 300 gündür. Göreve başladığınız günden itibaren hesaplanmaktadır. Örneğin, Ankara büyükşehir olarak kapsam dışı bırakılmış ve birinci gruba dahil edilmiştir. Bu durumda Ankara’da mecburi hizmet süresi 600 gündür. Ancak Ankara’nın ilçeleri farklı gruplara ayrılmış olabilir. Bu nedenle ataması yapılan ilçenin grubunu da kontrol edilmesi gerekmektedir.
Ayrıca atama yapılmış meslek grubu için de bu süreler değişkenlik gösterebilir. Örneğin;
Hâkimler Ve Cumhuriyet Savcıları Hakkında Uygulanacak Atama Ve Nakil Yönetmeliği’nin 3. Maddesi’nde:
‘’Bu Yönetmelikteki istisnai hükümler dışında, en az hizmet süresi beşinci bölgede iki, dördüncü bölgede üç, üçüncü bölgede üç, ikinci bölgede beş, birinci bölgede yedi yıldır. Yönetmeliğe uygun olarak bölgesi değiştirilen yerlerde görev yapanlar atandıkları tarihteki bölge hizmetini yapmış sayılırlar.’’ Denmektedir
Mecburi Hizmet Yükümlülüğü Yargıtay Kararları
- Yargıtay Kararı- 13. Hukuk Dairesi, E. 2017/2361 K. 2020/3028 T. 9.3.2020
Mahkemece, ÖSYM tarafından hazırlanan 2008 yılı kılavuzuna göre öğrencilerin mezun olduktan sonra burslu okudukları her yıl karşılığında tam bir yıl olmak koşulu ile “Yeditepe Üniversitesi kuruluşlarında zorunlu hizmet ile yükümlü olacaklardır” şeklinde koşul bulunduğu, bu madde uyarınca davalı öğrencinin mecburi hizmet yükümlülüğü bulunduğu, diğer davalının ise …’nın annesi olup kefil olarak sözleşmeye imza attığı, her ne kadar Yükseköğretim Kurulu 07.07.2011 tarihinde vakıf üniversitelerindeki burslu öğrenciler için mecburi hizmet yükümlülüğü getirilemeyeceğine dair karar almış ise de davalı … 2008 yılında kaydolduğundan davalının bu karardan yararlanamayacağı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Dosya kapsamından; T.C. Yükseköğretim Kurulu Başkanlığının 11.12.2015 tarihli yazısında; 07.07.2011 tarihli Genel Kurul toplantısında alınan 2011.15.803 no’lu kararda “Vakıf Üniversitelerinde önceden ilan edilen burslu kontenjanlara başvuran ve burslu okumaya hak kazanan öğrencilere burs oranı ne olursa olun (%100, %50, %25) mecburi hizmet yükümlülüğü getirilemeyeceğine karar verildi.”
- Danıştay Kararı – 8. Dairesi, E. 2022/812 K. 2022/1743 T. 16.3.2022
Uyuşmazlıkta, davacının imzalamış olduğu 11/09/2002 tarihli Kamu Personeline Mahsus Yüklenme Senedi ve Muteber İmzalı Müteselsil Kefalet Senedine göre yerine getirmesi gereken mecburi hizmet yükümlülüğü ve kefalet senedinin iptali maksadıyla davalı idareye yapmış olduğu 12/12/2011 tarihli başvurusunun, Yükseköğretim Kurulu Başkanlığından alınan görüş doğrultusunda Yüzüncü Yıl Üniversitesi Personel Daire Başkanlığının … tarih ve … sayılı işlemi ile yürürlükteki mevzuat uyarınca reddedildiği anlaşılmaktadır. Bu bakımdan davacı tarafından, imzalamış olduğu mecburi hizmet yükümlülüğü ve kefalet senedinin, 11/09/2014 tarih ve 29116 sayılı Mükerrer Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren 6552 sayılı Kanunun geçici 1. maddesi uyarınca kaldırıldığı ve bu durumunda davalı idarenin bahse konu yazısında belirtildiği ifade edilmekle birlikte, dava konusu idari işlemin hukuka uygunluk denetiminin, işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte bulunan mevzuata göre yapılması gerektiği hususu göz önüne alındığında, davalı idare tarafından dava konusu edilen işlemin, yürürlükte bulunan mevzuat gereğince tesis edilmiş olduğu dikkate alındığında, davacının, işlemin tesis edildiği tarihte mer’i mevzuata göre imzalamış olduğu kefalet senedinin iptal edilmesi ve mecburi hizmet yükümlülüğü kaldırılmasının mümkün olmadığı anlaşılmaktadır.
Öte yandan dava konusu işlem tarihinden sonra, geçerli bir hukuki nedenle yükümlülüğün ortadan kalkmış olması durumunda, bu dava nedeniyle o işlemin iptalinin gerekmeyeceği tabiidir.
Blog Yazılarımız: Hizmet Kusuru Nedir? Kamu Görevlisinin Kusuru Nedir?
Stj. Av. Berçem ACAT
Av. Serhan Cantaş