Cinsiyet değişikliği, bir kişinin doğduğu cinsiyetten farklı bir cinsiyete ait hissetmesi durumudur. Bu kişiler, toplumun cinsiyet normlarına uymak yerine, kendi cinsiyet kimliklerine uygun yaşamak isteyebilirler. Cinsiyet değişikliği, cinsiyet kimliğini değiştirmek için çeşitli yöntemler kullanılarak gerçekleştirilebilir.
Cinsiyet değişikliği, birçok ülkede yasal olarak tanınmaktadır ve cinsiyet değişikliği süreci, tıbbi prosedürler, hormon tedavileri ve cinsiyet yeniden atama operasyonları gibi çeşitli adımlar içerebilir. Ancak, cinsiyet değişikliği konusunda hala birçok zorluk ve engel vardır.
Cinsiyet değişikliği davaları, kişinin yasal cinsiyet kimliğini değiştirmek için mahkemeye başvurduğu durumlardır. Bu davalar, toplumun cinsiyet normlarına karşı mücadele etmek isteyen kişiler için önemlidir ve cinsiyet kimliği konusunda yasal tanınmayı sağlayabilirler.
Dünyadaki Cinsiyet Değişikliği Hakkında Düzenlemeler
Dünya genelinde cinsiyet değişikliği konusunda farklı düzenlemeler ve yasalar bulunmaktadır. Bazı ülkelerde cinsiyet değişikliği yasal olarak tanınırken, bazı ülkelerde hala cinsiyet değişikliği konusunda yasal kısıtlamalar bulunmaktadır. Aşağıda, dünyadaki cinsiyet değişikliği hakkındaki düzenlemeler hakkında genel bir bakış sunulmaktadır:
- Bazı ülkelerde cinsiyet değişikliği yasal olarak tanınmaktadır ve kişiler, yasal cinsiyet kimliklerini değiştirmek için mahkemeye başvurabilmektedirler. Örneğin, Avustralya, Kanada, İngiltere, İrlanda, İspanya ve Yeni Zelanda gibi ülkelerde cinsiyet değişikliği yasal olarak tanınmaktadır.
- Bazı ülkelerde cinsiyet değişikliği için tıbbi prosedürler gerekmese de, yasal cinsiyet değişikliği için belirli şartlar vardır. Örneğin, Almanya’da, cinsiyet değişikliği için hormon tedavisi ve cerrahi müdahaleler gerekli değildir, ancak bir psikiyatrist veya psikologdan bir rapor alınması gerekmektedir.
- Bazı ülkelerde cinsiyet değişikliği için belirli tıbbi prosedürler gereklidir. Örneğin, İtalya’da, cinsiyet değişikliği için hormon tedavisi ve cerrahi müdahaleler gereklidir ve bu prosedürlerden sonra yasal cinsiyet değişikliği gerçekleştirilebilir.
- Bazı ülkelerde ise cinsiyet değişikliği konusunda yasal kısıtlamalar bulunmaktadır. Örneğin, Kuveyt, Ürdün ve Suudi Arabistan gibi bazı Orta Doğu ülkelerinde cinsiyet değişikliği yasal olarak tanınmamaktadır ve bu ülkelerde cinsiyet değişikliği yapan kişiler yasal sorunlarla karşılaşabilirler.
Dünya genelinde cinsiyet değişikliği konusunda farklı düzenlemeler bulunmasına rağmen, cinsiyet değişikliği konusunda toplumsal farkındalık arttıkça, birçok ülke cinsiyet değişikliği için daha liberal yasal düzenlemeler getirmeye başlamaktadır.
Cinsiyet Değişikliği Bakımından Uluslararası Düzenlemeler
Cinsiyet değişikliği, uluslararası hukukta ve insan hakları sözleşmelerinde ele alınan bir konudur. Aşağıdaki uluslararası düzenlemeler cinsiyet değiştirme ve cinsiyet kimliği konularında insan haklarına ilişkin bazı ilkeleri belirlemiştir:
- İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi (1948): Beyannamenin 2. Maddesi, herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasal veya başka görüşler, ulusal veya toplumsal köken, mülkiyet, doğuştan veya başka bir durum nedeniyle ayırım gözetilmeksizin eşit ve insanca muamele görmeye hakkı olduğunu belirtmektedir.
- Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (1950): Sözleşmenin 8. Maddesi, herkesin özel ve aile hayatına saygı gösterme hakkı olduğunu belirtir. Bu madde ayrıca, hiç kimsenin hukuki korunmadan yoksun bırakılmadan cinsiyet kimliğini değiştirme hakkını da tanır.
- İşkenceye ve Diğer Zalimane, Gayriinsani veya Aşağılayıcı Muamele veya Cezaya Karşı Sözleşme (1984): Sözleşmenin 3. Maddesi, kişilerin cinsiyet kimliği nedeniyle işkence veya diğer zalimane, gayriinsani veya aşağılayıcı muameleye veya cezaya maruz kalmaması gerektiğini belirtir.
- Birleşmiş Milletler Kadına Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi (CEDAW) (1981): Sözleşmenin 2. Maddesi, kadınlara cinsiyet kimliği nedeniyle herhangi bir ayrımcılık yapılamayacağını belirtir.
- Birleşmiş Milletler Engelli Kişilerin Haklarına İlişkin Sözleşme (2006): Sözleşmenin 5. Maddesi, engelli kişilerin eşitliği ve ayrımcılık yapılmadan insan haklarına saygı gösterilmesi hakkını belirtir. Bu madde, engellilik durumu nedeniyle cinsiyet kimliği ayrımcılığına da yer verir.
Bu uluslararası düzenlemeler, cinsiyet değiştirme ve cinsiyet kimliği konularında insan haklarına ilişkin temel ilkeleri belirlemektedir. Bu ilkeler, ülkelerin cinsiyet değiştirme ve cinsiyet kimliği konusundaki yasal düzenlemelerini belirlemede ve bu konuda toplumsal farkındalık oluşturmada yol gösterici olmaktadır.
Türkiye’de Cinsiyet Değiştirme Nasıl Olur?
Türkiye’de cinsiyet değişikliği tarihi oldukça yeni sayılabilecek bir konudur. 1980’li yıllara kadar, cinsiyet değiştirme ameliyatları Türkiye’de yapılmamaktaydı ve konu hakkında yeterli bilgi ve farkındalık da bulunmamaktaydı.
1990’lı yıllarda ise, Türkiye’de cinsiyet değiştirme ameliyatı yapan doktorlar ortaya çıkmaya başladı ve bu ameliyatların sayısı artmaya başladı. Ancak bu dönemde cinsiyet değiştirme ameliyatları hukuki olarak tanınmamaktaydı ve yalnızca bazı özel hastanelerde yapılabilmekteydi.
2000’li yılların başında ise, Türkiye’de cinsiyet değiştirme ameliyatı yapılması hukuki olarak da tanınmaya başlandı. 2003 yılında çıkarılan “Sağlık Bakanlığı Tedavi Hizmetleri Standartları” ile cinsiyet değiştirme ameliyatları resmi olarak kabul edilmiş ve belirli hastanelerde yapılmaya başlanmıştır.
2014 yılında ise, Türkiye’de cinsiyet değiştiren kişilerin cinsiyet değiştirme ameliyatı sonrası yasal olarak cinsiyet kimliklerini değiştirebilmelerine imkan veren düzenlemeler yapıldı. Buna göre, kişilerin yeni cinsiyetine uygun kimlik kartı ve pasaport almaları mümkün hale geldi.
Sonuç olarak, Türkiye’de cinsiyet değiştirme ameliyatları ve cinsiyet değişikliği süreci, oldukça yeni bir konu olarak karşımıza çıkmaktadır. Ancak son yıllarda yapılan düzenlemelerle birlikte, cinsiyet değiştirme sürecindeki kişilerin yasal hakları da giderek genişlemekte ve toplumda farkındalık oluşturulması yolunda adımlar atılmaktadır.
Türkiye’de cinsiyet değişikliği, 2003 yılında çıkarılan “Sağlık Bakanlığı Tedavi Hizmetleri Standartları”na göre yasal olarak tanınmaktadır. Ancak cinsiyet değiştirme ameliyatı için öncesinde en az iki yıllık bir “gerçek hayatta test” geçirilmesi ve bir psikiyatristin onayı gereklidir.
Cinsiyet değiştirme ameliyatı, cinsiyet disforisi teşhisi konulan kişiler için yasal olarak tanınmaktadır. Bu prosedür için, kişinin 18 yaşından büyük olması ve tıbbi bir değerlendirmenin ardından cinsiyet değiştirme ameliyatına karar verilmesi gerekmektedir. Ayrıca, cinsiyet değiştirme ameliyatı sonrasında kişi, yasal olarak cinsiyet kimliğini değiştirebilmekte ve yeni cinsiyetine uygun kimlik kartı ve pasaport alabilmektedir.
Ancak Türkiye’de cinsiyet değişikliği konusunda hala bazı zorluklar bulunmaktadır. Örneğin, cinsiyet değiştirme ameliyatı için gerekli belgelerin temin edilmesi, bazı durumlarda uzun zaman alabilmekte ve bu nedenle kişilerin yasal cinsiyet değişikliği süreçleri aksayabilmektedir. Ayrıca, toplumsal ve aile baskısı, cinsiyet değiştirme sürecindeki kişiler için bir sorun olabilmektedir.
Sonuç olarak, Türkiye’de cinsiyet değişikliği yasal olarak tanınmaktadır ve cinsiyet disforisi teşhisi konulan kişiler, yasal olarak cinsiyet kimliklerini değiştirebilmektedir. Ancak yasal düzenlemelerin yanı sıra, toplumsal ve aile baskısı gibi diğer faktörler de cinsiyet değiştirme sürecindeki kişiler için önemli bir konudur.
Cinsiyet Değiştirme Davası Nedir?
Cinsiyet değişikliği durumu, Türk Medeni Kanunu’nun 40. Maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre;
“Cinsiyetini değiştirmek isteyen kimse, şahsen başvuruda bulunarak mahkemece cinsiyet değişikliğine izin verilmesini isteyebilir. Ancak, iznin verilebilmesi için, istem sahibinin onsekiz yaşını doldurmuş bulunması ve evli olmaması; ayrıca transseksüel yapıda olup, cinsiyet değişikliğinin ruh sağlığı açısından zorunluluğunu bir eğitim ve araştırma hastanesinden alınacak resmî sağlık kurulu raporuyla belgelemesi şarttır.
Verilen izne bağlı olarak amaç ve tıbbî yöntemlere uygun bir cinsiyet değiştirme ameliyatı gerçekleştirildiğinin resmî sağlık kurulu raporuyla doğrulanması hâlinde, mahkemece nüfus sicilinde gerekli düzeltmenin yapılmasına karar verilir.”
Anlaşılacağı üzere cinsiyet değişikliğiyle kişisel durum sicilinin değişikliği iki aşamalı olarak düzenlenmiştir. Öncelikli olarak kişinin cinsiyet değişikliğine karar verilmiş olması gerekmektedir. Cinsiyet değişikliği kararı neticesinde ise kişi cinsiyet değişikliği ameliyatı olabilecektir. Cinsiyet değişikliği ameliyatından sonra ise resmi sağlık kurulu raporuna istianen mahkeme kişisel durum sicilinde gerekli değişikliklerin yapılmasına karar verecektir.
Cinsiyet Değiştirme Davasının Şartları Nelerdir?
Türkiye’de cinsiyet değiştirme davası açabilmek için aşağıdaki şartların yerine getirilmesi gerekmektedir:
- Cinsiyet Disforisi Teşhisi: Cinsiyet değiştirme davası açabilmek için öncelikle cinsiyet disforisi teşhisi konulması gerekmektedir. Cinsiyet disforisi, kişinin doğuştan gelen cinsiyet kimliği ile atandığı cinsiyet arasında bir uyumsuzluk ve rahatsızlık hissi yaşaması durumunu ifade eder. Bu teşhis, bir psikiyatrist veya psikolog tarafından yapılır ve bir değerlendirme sürecini içerir.
- En Az 18 Yaşında Olma: Cinsiyet değiştirme davası açmak için Türkiye’de en az 18 yaşında olmanız gerekmektedir. Ancak, mahkeme bazen özel durumlarda 18 yaş sınırını düşürebilme yetkisine sahip olabilir.
- Cinsiyet Değiştirme Ameliyatı Geçirme: Türkiye’de cinsiyet değiştirme davası açabilmek için genellikle cinsiyet değiştirme ameliyatı geçirmiş olmanız gerekmektedir. Bu ameliyatı yaptıran ve ameliyat sonrasında cinsiyet kimliğini değiştirmek isteyen kişiler, dava açma hakkına sahiptir.
- Sağlık Raporu ve Psikolojik Değerlendirme: Cinsiyet değiştirme davası için sağlık raporu ve psikolojik değerlendirme raporu sunmanız gerekmektedir. Sağlık raporu, cinsiyet değiştirme ameliyatının geçirildiğini ve tıbbi gereklilikleri yerine getirdiğinizi doğrulamaktadır. Psikolojik değerlendirme raporu ise cinsiyet disforisinin teşhisi ve sürecin doğru bir şekilde yaşandığını gösterir.
- Mahkeme Başvurusu: Yukarıdaki şartları sağladıktan sonra, cinsiyet değiştirme davası için Asliye Hukuk Mahkemesi’ne başvurmanız gerekmektedir. Mahkemeye başvurunuz, dilekçe ve gerekli belgelerle birlikte yapılır. Başvurunuz, bir hakim tarafından incelenir ve değerlendirilir.
- Kişinin Evli Olmaması: Bir evlilik birliğinde bulunan kişi hakkında cinsiyet değişikliği kararı verilemeyecektir.
Bu şartlar, Türkiye’de cinsiyet değiştirme davası açabilmek için genel olarak gereken koşulları içermektedir. Ancak, her durum farklı olabilir ve yerel yasalara ve mahkeme kararlarına göre değişiklik gösterebilir. Bu nedenle, bir avukattan doğrudan hukuki danışmanlık almanız önemlidir.
Cinsiyet Değiştirme Davasında Görevli ve Yetkili Mahkeme
Cinsiyet değiştirme davalarında yetkili ve görevli mahkeme davacının yerleşim yerindeki asliye hukuk mahkemeleridir. Gerekli belgelerle birlikte yetkili ve görevli mahkemeye başvurulması sonrasında hakim incelemeler neticesinde bir karar verecektir.
İsim Değişikliği Talebinde Cinsiyet Değişikliği Davasının Bekletici Mesele Yapılması
- Yargıtay 8. Hukuk Dairesi., E. 2018/753 K. 2019/5588 T. 10.6.2019
“4721 sayılı TMK’nin 40. maddesinde, cinsiyetini değiştirmek isteyen kimsenin, şahsen başvuruda bulunarak mahkemece cinsiyet değişikliğine izin verilmesini isteyebileceği, verilen izne bağlı olarak amaç ve tıbbî yöntemlere uygun bir cinsiyet değiştirme ameliyatı gerçekleştirildiğinin resmî sağlık kurulu raporuyla doğrulanması hâlinde, mahkemece nüfus sicilinde gerekli düzeltmenin yapılmasına karar verileceği hüküm altına alınmıştır.
Düzenlemeye göre, cinsiyetini ve buna bağlı olarak ismini değiştirmek isteyen kimsenin; öncelikle mahkemeden cinsiyet değişikliğine izin verilmesini talep etmesi, bu izne bağlı olarak cinsiyet değiştirme ameliyatını gerçekleştirmesi ve bu durumu resmi sağlık kurulu raporu ile doğrulaması gerekmekte olup, ancak bu aşamadan sonra nüfus kayıtlarında düzeltme talep edebileceği açıktır.”
Cinsiyet Değişikliği Davasında Görevli Mahkeme Yargıtay Kararı
- Yargıtay 20. Hukuk Dairesi., E. 2018/5564 K. 2018/7541 T. 26.11.2018
“Somut olayda; davacı, durumunun hayatını zorlaştırdığını, öğrenim görme, tedavi olma ve iş hayatı gibi konularda güçlükler yaşadığını, karşılaştığı tutum ve davranışlardan rencide olduğunu, bu davranışların insanlık onuruyla bağdaşmadığını, resmi kurum ve kuruluşlarla ilişkilerinde, aşağılamaya varan davranışlarına maruz kaldığını, sağlıklı bir birey olarak yaşayabilmek için bu değişimi gerçekleştirmesi gerektiğini belirterek cinsiyet değişikliğine izin verilmesini ve cinsiyet ve isim değişikliğinin nüfus kaydına tescilini talep etmiştir.
Cinsiyet değişikliğine izin istemi, 6100 sayılı HMK’nın 382/2-a-2 maddesinde çekişmesiz yargı işi olarak düzenlenmiştir. HMK’nın 383. maddesine göre, çekişmesiz yargı işinde görevli mahkeme, aksine bir düzenleme olmadığı sürece sulh hukuk mahkemesidir.
5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendinde, nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davalarının düzeltmeyi isteyen şahısların yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılacağı hükme bağlanmıştır.
Davacının talebinin çekişmesiz yargı kapsamında olmadığı, adı geçen Kanun maddeleri uyarınca asliye hukuk mahkemesinde görüleceği Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 25/12/2013 gün ve 2013/18-464 E. – 2013/1698 K. sayılı ilâmıyla da benimsenmiş olup bu nedenle, 5490 sayılı Kanunun 36/1-a-b maddesi kapsamında olan uyuşmazlığın asliye hukuk mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.”
Blog Yazılarımız: İsim Değiştirme ve Soyadı Değiştirme Davası
Stj. Av. Altuğ Eliri
Av. Serhan Cantaş